Davud-i Tai hazretlerinin “rahmetullahi aleyh” vefatından bir gün önce, bir sevdiÄŸi gitti yanına.
Gördü ki, başını kerpiçden yastığına koymuÅŸ, uyuyor.
Başında bekledi.
Uyanınca;
- Dışarıda, çok güzel hava var. İstersen seni dışarı çıkarayım, dedi.
Cevaben;
- Ömrümde hiç nefsime uymadım. Ölürsem, beni ÅŸu duvarın ardına gömün, buyurdu.
Ve ekledi:
- Yerim belli olmasın. SaÄŸlığımda uzlette yaÅŸadım. Kabirde de öyle yatayım.
Secdede vefat etti
O gün sabaha kadar namaz kıldı.
AÄŸlayıp, göz yaÅŸlarıyla dua ve niyazda bulundu.
En son secdeye vardı ve fecir sökene kadar başını kaldırmadı secdeden.
Annesi merak etti.
Yaklaşıp baktığında vefat etmiÅŸ olduÄŸunu gördü.
O anda bir ses duyuldu gaibten:
“Bu gün, Davud-i Tai Rabbine ve Cennet nimetlerine kavuÅŸtu. Cennet hurileri Onun için süslendiler. Ne mutlu Davud'a ki, muradına erdi!” diyordu.
Herkese iyilik edin
Bu zat bir gün bazı sevdiklerine;
- KardeÅŸlerim, Allah’ın kullarına, O’nun rızası için iyilik yapın, buyurdu.
Sordular.
- Herkese mi efendim?
- Evet, kim olursa olsun.
- Ama iyilik yaptığımız kimselerden bazan kötülük görüyoruz efendim.
- Olsun. Siz yine iyilik yapın.
- Yine kötülük yaparsa efendim?
- Siz yine iyiliÄŸe devam edin.
- Hikmeti ne hocam?
- Çünkü siz Allah için iyilik yapıyorsunuz, o insan için deÄŸil ki. O iyiliÄŸinizin mükafatını Allahü teâlâ size verecektir. Hiç ÅŸüpheniz olmasın.
|