Maruf-i Kerhi hazretlerine “rahmetullahi aleyh” bir gün bir kimse gelip;
- Size bir ÅŸey sorabilir miyim? dedi.
Cevaben;
- Tabii sor, buyurdu.
- Efendim, Allah’ın sevgisine nasıl kavuÅŸulur acaba?
Ona hiç bir ÅŸey buyurmayıp, padiÅŸah kapısının önüne götürdü o kimseyi.
Kapıda, padişaha tam sadık biri duruyordu.
İki ayağı da yoktu adamcağızın.
O kapıda, yılmadan yıllarca durur, başka yere ayrılmazdı.
Zira gidecek baÅŸka kapı yoktu ona göre.
Bütün varlığıyla buraya baÄŸlanmıştı.
O kimseye onu göstererek;
- Ey kiÅŸi, iÅŸte böyle olursan, Allah'ın sevgisine kavuÅŸursun, buyurdu.
Tasavvufun tarifi
Bir gün de;
-Tasavvuf nedir efendim? diye sordular bu zata.
Cevabında;
-Tasavvuf, Allah'tan baÅŸkasından ümidini kesmektir, buyurdu. Yani bir kul, sırf Allah'a sığınır ve Ona güvenirse, Allah’ın yardımıyla her iÅŸi kolay olur o kimsenin.
Kalbde dünya sevgisi
Biri de bu zata gelip;
- Kalbden dünya sevgisi nasıl çıkar efendim? diye sordu.
Cevaben;
- Sen, kalbinden dünya sevgisinin çıkmasını mı istiyorsun? diye sordu ona.
- Evet efendim.
- Öyleyse kalbinden dünya sevgisini çıkaran kimselerle oturup sohbet eyle. Öyle fayda görürsün ki, dünya sevgisinden kolayca kurtulursun.
Bir kimse de;
- Efendim, hâlim nasıl olsun ki, taÅŸ gibi katı olan kalbim yumuÅŸasın, diye sordu.
Ona da;
- Ölümü hiç unutma, buyurdu. Zira ölüm, insanı gafletten uyandırır ve kalbleri yumuÅŸatır.
|