Makaleler
( 54 )
( 365 )
( 366 )
( 364 )
( 366 )
( 365 )
( 365 )
( 365 )
( 90 )
( 2 )
 
 2014 - MAKALELER


Arkadaşına gönder
 
Print almak için

Yazı boyutunu büyütmek için     


 

Sen ağlıyor musun yâ Âişe?
4/22/2014

Efendimiz’le Hazret-i Âişe bir gece başbaşa oturuyorlardı. Resûl-i Ekrem, mübarek başını Hazret-i Âişe'nin kucağına koydu.
Yıldızları seyre koyuldu.
Hazret-i Âişe ise dolunayı seyrediyordu.
Resulullah’ın nur cemali, dolunaydan daha nurlu ve parlak göründü kendisine.
Duygulanıp ağladı.
İki damla gözyaşı Efendimiz’in nur yüzüne damladı.
Efendimiz sordu:
“Sen ağlıyor musun yâ Âişe?”
“Evet yâ Resulallah!”
“Niçin ağlıyorsun?”
“Senin cemalini, dolunay'dan daha parlak gördüm de onun için yâ Resulallah!”
“Şaştın mı buna?”
“Evet şaştım yâ Resulallah!”
Buyurdu ki:
“Hiç şaşma yâ Âişe! Çünkü ay'ın ve güneş'in nurunu da benim nurumdan yarattı Hakk teâlâ.”
Hazret-i Âişe sordu:
“Siz neye bakıyordunuz yâ Resulallah?”
Efendimiz:
“Yıldızlara bakıyordum. Eshabımdan biri var ki onun ibadetleri yıldızlar adedince gökyüzüne yükseliyor. Onu düşünüyordum” buyurdu.
Hazret-i Âişe:
"Bu, babam olabilir" diye düşünüp sordu hemen:
“O kimdir yâ Resulallah?”
Efendimiz:
“Ömer'dir. Ama onun bütün sevapları, babanın sevapları yanında denizde damla bile değildir” buyurdular.

 
 
Ana sayfam yap Sık kullanılanlara ekle
Güncelleme Tarihi
14.05.2024
Sitemizdeki bilgiler, bütün insanların istifadesi için hazırlanmıştır. Orjinaline sadık kalmak şartıyla, izin almaya
gerek kalmadan, herkes istediği gibi alıp istifade edebilir.

Hosted by İhlas Net
Ziyaretçi Sayısı